Ayşe Paşalı cinayeti
Nedir?
Ayşe Paşalı 7 Aralık 2010 tarihinde eskiden evli olduğu erkek tarafından Ankara’da bıçaklanarak öldürüldü. Üç ay içinde sonuçlanan dava sonucunda katil İstikbal Yetkin ağırlaştırılmış müebbet ile cezalandırıldı. Paşalı hayatından endişe ettiği için çoğu kez polise başvurmuş ancak kendisine koruma sağlanmamıştı. Onun ölümü 6284 sayılı kanunun çıkarılmasını ve böylece başka kadınların güvenliğinin sağlanabilmesine vesile oldu. Türkiye 2020 yılında Paşalı’nın öldürülmesindeki sorumluluğunu kabul ederek aileye tazminat ödedi.
Yazar
Seçil Türkkan
7 Aralık 2010
Paşalı’nın öldürüldüğü gün
42 yaşındaki Ayşe Paşalı 7 Aralık 2010 günü eskiden evli olduğu erkek İstikbal Yetkin tarafından öldürülmeden 1 buçuk yıl önce eski eşi tarafından tecavüze uğradığı ve şiddet gördüğü şikayetiyle savcılığa başvurmuştu. Yetkin, Ayşe Paşalı’nın çocuklarını kendisine göstermediğini iddia ederek, “(Cinayet günü) çocukları üç aydır görmediğimi söyledim. Bunun benim sorunum olduğunu söyledi, hakaret etti. Daha sonra kendimi kaybetmişim zaten. Onu bıçakladım. 4-5 darbe vurduğumu hatırlıyorum, daha fazla vurduğumu söylüyorlar” dedi.
25 Aralık 2010
“Korkuyorduk çünkü hepimiz”
Paşalı’nın ölümü üzerinden bir hafta geçtikten sonra, o dönem NTV’de program yapan Can Dündar’ın yayınına katılan kızı Burcu Paşalı, Yetkin’in uyguladığı şiddetin münferit olmadığını anlattı. Annesinin küçük kardeşlerinin babaya olan düşkünlüğü nedeniyle daha önce boşanmadığını, Mart 2009’da da basına yansıyan bir şiddet vakası yaşandığını, boşanma gerçekleştikten sonra aile üyeleri ve Paşalı’nın tehdit edildiğini, babanın kardeşlere anneyi öldüreceğine dair sinyaller verdiğini anlattı. Katilin bilgisayar geçmişinden Türk Ceza Kanunu’nda insan öldürme suçunu incelediği anlaşılmıştı. Burcu Paşalı bu yayında “Önceden bilinçli değildik, belki bilmiyorduk, cesaret edemedik. Susup oturuyorduk, hiç kimseye birşey söyleyemiyorduk, korkuyorduk çünkü hepimiz…” ifadelerini kullandı. Yayında anlattıkları o dönemin Doğan Haber Ajansı’nda “Devlet yine koruyamadı ve kadın cinayetlerine bir yenisi eklendi.” spotuyla yer aldı.
25 Aralık 2010
21 Ocak 2011
26 Cm’lik bıçak yasaya uygun
Ayşe Paşalı’yı öldüren İstikbal Yetkin avukatı olmadığı için ilk duruşmada savunma yapamadı ve Mahkeme Başkanı Ramazan Aksan barodan bir avukatın atanmasını bu duruşmada istedi. İlk duruşmanın konuşulan detaylarından biri ise dava dosyasına giren ve Paşalı’nın ölümüne yol açan 26 cm’lik bıçak oldu. Raporun dosyada yer alması sonucu Yetkin’in 6136 sayılı silah kanununa muhalefetten ceza almayacağı ortaya çıktı. Bu durum Ayşe Paşalı’nın yakınları ve kamuoyunda tepkiye yol açtı. İlk olarak 1954 yılında hazırlanan yasada 1992, 1997, 1999, 2000, 2017, 2019 yıllarında bazı değişiklikler yapılmıştı. Bu değişikliklerden özellikle 2000 ve sonrasında yapılanlar; devlet kademelerindeki kişiler, yöneticiler, sermaye sahipleri ve güvenlik görevlilerinin silah yetkilerinin genişletilmesine yönelikti.
8 Şubat 2011
İstikbal Yetkin, Paşalı’yı dayısının oğlundan kıskandığını anlattı
İlk duruşmada avukatı olmadığı gerekçesiyle savunma yapmayan Paşalı’yı öldüren İstikbal Yetkin, ikinci celsede savunmasını yaptı. Paşalı’nın çalışmaya başladığını anlattı, sonra düğünde dans ettikleri gerekçesiyle dayısının oğlundan kıskandığını söyledi. Boşanmalarından sonra da çocukları kendisine göstermediğini iddia etti. Abla Burcu Paşalı ise kardeşlerinin kendi istekleriyle İstikbal Yetkin’le görüşmediklerini anlattı.
8 Şubat 2011
2 Mart 2011
Mahkemede organizasyon bozukluğu: Dosya Adli Tıp’a ulaşmadı
Ayşe Paşalı’yı öldüren İstikbal Yetkin’in Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde “tasarlayarak adam öldürme suçundan ağırlaştırılmış müebbet cezası” istemiyle devam eden davasının üçüncü celsesinde kurumlar arası bir kopukluk ortaya çıktı. Bir önceki celsede cezai ehliyetinin olup olmadığının belirlenmesi için Adli Tıp’a sevk edilmesine karar verilen Yetkin’in yazı ulaşmadığı için Adli Tıp Kurumu’na sevk edilmediği belirlendi ve böylece mahkeme yine ertelendi.
13 Nisan 2011
Kadın cinayetlerinde “Ayşe Paşalı” hatırlatması
Ayşe Paşalı’nın öldürülmesiyle kadın cinayetlerinin basında görülmesi oranında bir tür artış yaşandı. 13 Nisan’da Ankara ve İstanbul’da iki kadına yönelik evli oldukları erkeklerden gelen saldırıların başlığında “Bir günde iki Ayşe Paşalı Olayı” başlığı kullanıldı.
13 Nisan 2011
15 Nisan 2011
“Pişmanım” savunması
İstikbal Yetkin ilk kez bu duruşmada “Pişmanım” dedi, devamında şu sözler vardı; Karımı ve çocuklarımı çok seviyordum. Avukatlar medyatik olmak ve para kazanmak için suçluyorlar beni. Kızlarım da daha rahat yaşamak için bana suç atıyorlar. Paşalı’nın avukatı Elif Kabadayı Tatar’a göre bu sözlerin sebebi Yetkin’in cezai indirim almak istemesi idi. Karar duruşması olacağı öngörülen duruşma, 12 Mayıs’a ertelendi.
12 Mayıs 2011
İstikbal Yetkin’e müebbet
Ankara Adliyesi’nde görülen duruşmada İstikbal Yetkin’e tasarlayarak ve kasten adam öldürme suçlamasıyla müebbet hapis cezası verildi. Paşalı’nın kızı Burcu, kararı “Zafer bizim!” sözleriyle yorumladı. Dava üç ayda sonuçlanmış oldu.
12 Mayıs 2011
8 Mart 2013
“Bir kadını bile kurtarabilirsek ne mutlu bana”
O zamanın Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Ayşe Paşalı’nın kızı Burcu Paşalı’nın, kadına yönelik şiddetin önlenmesi projesinde görev alması için talimat verdi.
23 yaşındaki Burcu Paşalı, “Biri 17, diğeri 13 yaşında olan iki kız kardeşime hem annelik hem babalık yapıyorum. Dimdik ayaktayız ama annesizliğe alışmak mümkün değil. Yaşadığımız acıyı kimsenin yaşamaması için projede yer almak istiyorum. Egemen Bağış’a minnettarım. Bir kadını bile kurtarabilirsek ne mutlu bana!” dedi.
6 Kasım 2018
Ayşe Paşalı başka kadınları kurtardı
Ayşe Paşalı İskender Yetkin tarafından şiddet görmüş, tehdit edilmişti ancak koruma alamamış olmasının bir sebebi de kanunun onu korumuyor olmasıydı. 6284 Sayılı Şiddetin Önlenmesi Yasası’ndan önce 4320 Sayılı Ailenin Korunmasına Dair Kanun uygulamadaydı ancak 4320 yalnızca evli kadınları koruyordu. Paşalı’nın öldürülmesi kötü bir milat oldu ve 2020 yılında yürürlükten kaldırılan İstanbul Sözleşmesi bu tetikleyiciyle de hazırlanmaya başlandı, 2011’de imzalandı. Sözleşmeyle birlikte acil durumlarda uygulanmak üzere “koruyucu” pratik bir kanun daha hazırlandı; o da örneğin şarkıcı Sıla’nın da kendisine şiddet uygulayan oyuncu Ahmet Kural hakkında şikâyetçi olmak için faydalandığı kanundu, yani 6284.
6 Kasım 2018
16 Nisan 2020
Kaynakça
- Tarih Dergi, Kadının adı var ama katledildikten sonra, Eylül 2019
- NTV, ‘TCK’yı inceledikten sonra annemi öldürmüş’, 25 Aralık 2010
- DHA, Bir genç kızın isyanı, 25 Aralık 2010
- Cumhuriyet, Türkiye’den Paşalı’yı koruyamadık itirafı, 16 Nisan 2020
- NTV, Ayşe Paşalı cinayetinde 26 cm şoku, 21 Ocak 2011
- Mevzuat, Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Yönetmelik
- Cumhuriyet Gazetesi, ‘Bunlarla annenizi öldüreceğim’, 8 Şubat 2011
- BirGün Gazetesi, Ayşe Paşalı davasında Adli Tıp ihmali, 2 Mart 2011
- HaberTürk Gazetesi, Bir günde 2 Ayşe Paşalı olayı daha!, 13 Nisan 2011
- BirGün Gazetesi, Paşalı cinayeti davasında ‘pişman’lık ertelemesi, 15 Nisan 2011
- NTV, Paşalı’nın kocasına müebbet hapis, 12 Mayıs 2011
- Akşam Gazetesi, Paşalı’nın kızı Burcu: Umarım Hülya Avşar şiddet görmez, 8 Mart 2013
- Evrensel Gazetesi, Sıla’nın başvurduğu 6284 sayılı Şiddetin Önlenmesi Yasası nedir?, 8 Kasım 2018
- Duvar, Ayşe Paşalı Sıla’yı nasıl kurtardı?, 6 Kasım 2018
- BOUN Kadın Araştırmaları Kulübü, İstanbul Sözleşmesi Nedir, Ne Değildir?, 2020
- T24, Türkiye, eski eşi tarafından öldürülen Ayşe Paşalı’nın ailesine 50 bin Euro tazminat ödeyecek, 16 Nisan 2020
Cevapla
Katkıda bulunmak ister misiniz?